Hikaye, Galler'de doğup büyüyen gerçek hayattaki tek yumurta ikizleri olan June ve Jennifer Gibbons'ın hayatları etrafında dönüyor. Tek Siyah aile olarak küçük bir kasabada büyüyen onlar, ayrımcılık ve sosyal izolasyonla karşı karşıya kaldılar. Ayrılmaz olmalarına rağmen kızlar, birbirlerinden başka kimseyle iletişim kurmayı reddetmeleri nedeniyle "sessiz ikizler" olarak ün kazandılar. İkizler büyüdükçe kendi benzersiz dillerini geliştirdiler ve tamamen birbirlerine bağımlı hale geldiler. Ayrıldıklarında etkili bir şekilde çalışamıyor veya iletişim kuramıyorlardı ve bu, gençlik yıllarına girdiklerinde giderek daha belirgin hale geldi. Bir gün kızlar, idolleştirdikleri Amerikalı bir erkek çocuktan ilham alarak bir vandalizm çılgınlığına giriştiler.