John Hawkins, emekli olmaya hazırlandığı son günlerini Kuzey Ontario'nun ıssız ormanlarının derinliklerinde yer alan Lone Crow kasabasının şefi olarak sayıyor. Ancak bir gün, Porcupine Nehri'nin kıyısına vurmuş vahşi bir şekilde yaralanmış bir cesetle karşılaşmasıyla, anlaşılması güç korkunç bir gizeme sürükleniyor. Olay yerindeki karmaşa ve kargaşa arttıkça, John, bu görünüşte sıradışı ölümün arkasındaki sırları çözmek için bir dizi ipucunu bir araya getirmeye başlar. Cesedin kimliğini belirlemek için adımlar atarken, kasabanın karanlık tarihinden gelen derin sırlarla karşılaşır. John, her adımında daha da karmaşıklaşan bir labirentin içine çekilirken, Lone Crow'un sakinlerinin çoğuyla yakın ilişkiler kurar.