Hikâyenin başrolünde Ellie adında bir genç bulunuyor. Ellie gençliğinin baharında bir gazetecidir. Bir gün merakına yenilip çalıştığı gazetenin eski zamanlardan kalan arşivlerini incelemeye başlar. Bu arşivler arasında birşey ilgisini çeker; iki aşığın mektupları. Bu mektuplar, Jennifer Sterling ve Anthony O’Hare adlı, birbirini deli gibi seven iki genç aşığın birbirlerine yazdığı satırlardan oluşuyordur. Mektupları okumaya başlayan Ellie, kendini buna öylesine kaptırır ki, birden kendini çok eski yıllarda, 1960'larda gezerken bulur. Jennifer Sterling ve Anthony O’Hare nın hayatına yakından tanık olmayı deneyecektir. Hatta artık bu çift hakkındaki tüm gerçekleri ve bilinmeyen detayları tüm çıplaklığıyla ortaya koymaktan başka bir arzusu yoktur.