Filmde hayatını ele alacağımız Eleanor, dünyada meşhur fikir babası ve sosyalizmin öncüsü olan Karl Marx'ın kızlarından en küçük olanıdır. Eleanor, elbette ki babasının izinden gidecek, eşitlik ilkesini koyu bir şekilde savunacak ve de sosyalizmin özellikle kadınlar için olan önemine vurgu yapacaktır. Kendisini topluma ve toplumun huzuruna adayan Eleanor 1883 yılına gelindiğinde ise Edward Aveling ismindeki genç ve yakışıklı adamla tanışacak ve böylece duygusal anlamda da kendisini bir mücadele içinde bulacaktır. Bu yüzden bu, Eleanor'un gerçekten her anlamda mücadele dolu hayat hikâyesini anlatan trajik bir eserdir.