Bruce, savaşta kazandığı tecrübelerle donanmış, sırtında yaralarla dolu bir geçmişle otostop çekerken, kaçınılmaz bir kaderle yüzleşir. Kanun kaçağı olma yolundaki adımları, onu şehrin kirli sokaklarına ve mafya babası Maurice'in gölgesine sürükler. İkili arasındaki gergin ilişki, şehrin suç imparatorluğunu kaosa sürüklerken, Bruce'un sadece düşmanlarla değil, aynı zamanda kendi içindeki çatışmalarla da mücadele etmesine neden olur. Zenginlik ve ihtişamın cazibesiyle çevrili bu dünyada, Bruce, sadakat ve ihanetin karmaşıklığını keşfeder. Her adımı, güç ve tehlikenin kesiştiği noktada, hayatta kalma ve intikam arasında ince bir çizgide ilerlerken, geçmişiyle yüzleşmek zorunda kalır.