Ruslar ve Tatarların en kanlı savaşları yaşadığı ve acımanın ya da insanlığın neredeyse yok olmaya yüz tuttuğu ve korkunç bir kaosun hüküm sürdüğü 15.yüzyıl Rusya’sında Andrei hem bir ikona ressamı hem de Tanrı inancı ile dolu bir keşiştir. Sürekli savaşın sona ermesi için dua eden Andrei yakında savaşın getirmiş olduğu vahşete birinci elden tanık olacak ve belki de asla işlemeyi bir düşünmediği günahları işlemek zorunda kalacaktır. Andrei bu savaş henüz bitmeden Tanrı ile olan bağının giderek zayıfladığını hissettiğinde hem kendini hem de insanlığı sorgulamaya başlayacaktır. Andrei’nin bilmesi ve anlaması gereken ise savaşları Tanrı’nın değil insan oğlunun başlattığı gerçeğidir.